Sanayici bir ailenin ikinci kuşak temsilcisi olarak, eğitimini Rusya’da tamamlayan ve Rus ticari ortağıyla birlikte aydınlatma sektörüne Rusya’da adım atan HOKASU Türkiye kurucu ortağı Sefa Atasayan ile markalarının kuruluş sürecini ve bugün geldiği noktayı konuştuk.
Sefa Bey, öncelikle aydınlatma sektörünü tercih etmenizin sebebi nedir?
Aslında bu hikâyeye ortasından dahil oldum. Rusya’da altı yıl süren eğitimimin ardından, uzun yıllara dayanan ticari bağlarımız olan Rus ortağım Maxim’in tavsiyesi üzerine aydınlatma sektörüne adım attım. Rusya’da başlayan savaş nedeniyle Türkiye’de bir yapılanma içinde olup olamayacağımızı değerlendirdik ve bu süreç sonunda üç yıldır aydınlatma sektöründe kendimi buldum.

Firmanızın sektördeki geçmişi hakkında bize bilgi verebilir misiniz?
ULIGHT markamız, 13 yıldır aydınlatma sektöründe faaliyet göstermektedir. Moskova’da iki mağazamız ve bir üretim tesisimiz bulunuyor. Ayrıca St. Petersburg’da da bir mağazamız mevcuttur. Rusya’da tamamen üretim odaklı ilerlerken, Türkiye’de Tuzla’da bir montaj atölyemiz ve şu anda bulunduğumuz Beyoğlu Galata bölgesinde bir showroom’umuz var. Müşteri portföyümüz ağırlıklı olarak Doğu Bloku ülkelerinden oluşuyor. Ayrıca Rusya ile ilişkisi olan Türk devletlerinde projelerde yer almaktadır.
Galata’da yer almamızın sebebi, Türkiye’de aydınlatma sektörünün kalbinde olmak ve sektördeki profesyonellere kendimizi daha iyi anlatabileceğimiz bir ortam oluşturmaktır. Özellikle mimarlar başta olmak üzere birçok müşteri grubunun, aydınlatma ürünleri seçiminde bu bölgeyi sıkça tercih ettiğini gözlemledik. Bu nedenle burada bulunmanın markamız için stratejik bir avantaj sağladığına inanıyoruz.
ULIGHT ve HOKASU markasının birleşme süreci nasıl gerçekleşti? Bu birleşmenin size katkıları neler oldu?
Rusya’da rekabetin oldukça yoğun olması nedeniyle farklılaşmak adına tasarım desteğini, altı Japon mühendis tarafından kurulan HOKASU markasından alıyorduk. HOKASU, basit kullanım ve uzun ömürlü ürünleriyle müşterilerimiz üzerinde olumlu bir etki bırakıyordu.

2017 yılında, Çin’in küresel pazardaki etkisi nedeniyle HOKASU, aydınlatma sektöründen çekilme kararı aldı. Bu süreçte biz devreye girerek, markanın isim hakkı da dahil olmak üzere tüm üretim ve tasarım haklarını satın aldık. Böylece HOKASU, ULIGHT markasının bir parçası haline geldi ve bu birleşme bize büyük bir güç kazandırdı.
HOKASU, Japon kültürünün kalite ve tasarım anlayışını yansıtarak, sade ama işlevsel ürünleriyle kullanıcılarına büyük kolaylık sağlamaktadır. Ayrıca ışığın farklı ortamlar için en verimli şekilde nasıl kullanılabileceğini ön plana çıkarması, ürünlerimizin tercih edilmesinde önemli bir faktör olmuştur.
Aydınlatma sektöründe yoğunlaştığınız alan nedir?
Aydınlatma sektöründe ağırlıklı olarak iç mekân proje bazlı çalışmalar yapıyoruz ve Indoor Lighting (iç mekân aydınlatma) ürünleri üretiyoruz. Özellikle aydınlatma ürünlerinin kalitesine ve ışık değerine önem veren müşteri gruplarına odaklanıyoruz. Villa, Mağaza, ofis, konut ve turizm projelerine yoğunlaşarak, hedef kitlemizi mimari aydınlatma olarak belirledik.
Gerçekleştirdiğimiz referans projelerde sürecin tamamen içinde yer alıyoruz. Ürün seçimlerinden başlayarak, ışık kaynaklarının özelliklerini kendi sistemlerimizde tasarlıyor ve projeye özel çözümler geliştiriyoruz. Tasarımlar, proje özelliklerine göre ekip arkadaşlarımız tarafından hazırlanıyor ve farklı senaryolar sunularak en uygun seçenek belirleniyor. HOKASU’nun felsefesi tamamen tasarım odaklı bir yaklaşım üzerine kurulu olduğundan, projelerimizde hem estetik hem de işlevselliği ön planda tutuyoruz.

Sizce doğru aydınlatma nedir?
Doğru aydınlatma, insanı rahatsız etmeyen, doğru lümen değerinde, uygun konumlandırılmış, kaliteli, yüksek CRI (Renk Geriverim İndeksi) değerine sahip ve uzun ömürlü ışık kaynaklarından oluşur. En verimli aydınlatma, doğal gün ışığından bağımsız olarak, gün ışığını en iyi şekilde yansıtan ürünlerle sağlanır.
Türkiye’de aydınlatma konusunda genel bir bilinç eksikliği bulunuyor. Tavanda yanan her ışık, doğru bir aydınlatma anlamına gelmez. Aydınlatmanın, insanların psikolojisinden çalışma verimliliğine kadar birçok alanda önemli bir etkisi vardır. Doğru tasarlanmış bir aydınlatma hem konfor hem de işlevsellik açısından büyük fark yaratır.
Ürün tasarımı mimari açıdan büyük önem taşıyor. Müşterilerinize sunduğunuz avantajlar nelerdir? Teknik olarak ürünlerinizden bahseder misiniz?
Ürün tasarımında özellikle Magnet System ürünlerinde kendimize ait, özel tasarımlar kullanıyoruz. Piyasada yaygın olarak kullanılan ürünlerden farklı olarak, güvenliği ön planda tutan mıknatıs ve ray sistemlerini geliştirerek patentli hale getirdik.
Ürünlerimizin uygulanacağı ortamda, aydınlatma planlamasını DALI sistemi ile gerçekleştiriyoruz. Dimlenebilir özellikte olan ürünlerimiz, kendi yazılım programlarımız sayesinde farklı ışık senaryoları oluşturabiliyor. Özel geliştirdiğimiz yazılım ile cep telefonu üzerinden gün içindeki ışık hareketlerine göre aydınlatma ayarlarını otomatik olarak optimize etmek mümkün hale geliyor. Mimarlar için özel tasarımlar geliştirerek, projelerine uygun çözümler sunuyoruz. Ayrıca ürünlerimize 5 yıl gibi iddialı bir garanti süresi veriyoruz.



Teknik olarak ürünlerimiz, KNX gibi birçok otomasyon sistemine entegre edilebiliyor. Böylece projelerde yüksek verimlilik ve kullanım kolaylığı sağlanıyor. Ayrıca web sitemizde, müşterilerimizin kendi aydınlatma tasarımlarını yapabilmeleri için özel olarak geliştirilmiş bir program da sunuyoruz.
Son olarak neler söylemek istersiniz? Gelecek hedefleriniz nelerdir?
HOKASU markamızı Türkiye’de önemli projelerin çözüm ortağı olarak daha fazla konumlandırmayı hedefliyoruz. Doğru ürün ve doğru aydınlatma konusunda farkındalık yaratmak ve insanları bilinçlendirmek en büyük önceliklerimizden biri.
HOKASU Türkiye olarak, Japon aydınlatma kültürünü ülkemizde daha fazla tanıtmayı ve bu anlayışı projelerimize yansıtmayı amaçlıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz projelerle sektörde güçlü bir yer edinmek ve kaliteli, fonksiyonel ve estetik aydınlatma çözümleri sunarak adımızdan söz ettirmek istiyoruz.






